Genetik etkiler dışında birçok risk faktörü için yapılabilecek müdahaleler bulunduğunu belirten Prof. Dr. Sultan Tarlacı, “Riskleri kontrol altına almak ilk yapılması gereken girişimlerdendir. Erken aşamalarda, kişilerin eğitimlerinin yüksek olması ve sürekli bir öğrenme çabası içinde olması beyni genç tutar ve Alzheimer’a karşı en önemli silahtır. Okuma, oyun oynama, şarkı söyleme, bol seyehat bile tek başına önemlidir. Ek olarak aerobik egzersiz beyin kan ve oksijen kullanımını arttırır. İyi gelir” dedi.
Deniz ürünleri ve balık tüketilmeli
Sağlıklı ve dengeli beslenmenin de hastalığın önlenmesinde önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Sultan Tarlacı, önerilerini şöyle sıraladı:
“Sağlıklı beslenme Alzheimer tanısı olmayan herkes için gereklidir ve çok önceden uygun beslenmek hastalığı önlemenin bir yoludur. Hastalık durumunda beslenmenin etkisi az olsa da yine de belli özelliklere dikkat edilmelidir. Ama bu bahsedeceğimiz beslenme şekli daha çok koruyucudur. Öncelikle B1, B6, B9, vitamin E ve folat açısından zengin diyetlerle beslenmelidir. Antioksidan besinleri de diyete sıklıkla katmak gerekir. Esansiyel yağ asitlerini de unutmamak gerekir. Esansiyel kelimesi bedende olmayan ve dışarıdan alınması gereken anlamına gelir ve esansiyel yağ asitlerinin kaynağı deniz ürünleri ve balıklardır.”